9 Kasım 2008 Pazar

Turkiye'de günbatimi



Yaz tatili hakkinda uzun zamandir bir seyler yazmak istiyorum ama bir turlu imkanim olmadi, öncelikle su guzel gunbatimi ile baslamak istiyorum. Bugünku konumuz "günbatimi", evet evet.. Gözün gördügünü çogu zaman kamera istedigimiz sekilde kayit edemiyor, edebildigince sizinle paylasmak istiyorum. Yukaridaki resim Afyon Basmakci'ya bagli bir köye ait. Hollanda'dan tanidiklarimiza ugrasmistik Ankara yolu uzerinden 2 gün..



Bu resimde Kusadasi'na ait, bir saat süren gemi turuna katilmistik, özellikle günbatimini izlemek için.. denizin ortasinda insan kendini ufacik hissediyor, ayni anda hem özgürsün, hem bindigin o tahta parçasina muhtaçsin.. Iste bunu gözle görmek, hissetmek, rüzgarin usul usul kulagina mirildanmasini dinlemek, bir yandan deniz dalgasi, bir yandan o emsalsiz renkkusagi..



Bu da bizim kiz :) Bogaz'in el degmemis bakiresi, dillere destan, anlayani buyuleyen, Istanbul'un gözdesi, efsanesi.. güzeli, özeli, Kizkulesi..
Kizkulesi'ni gezdikten sonra, tekrar Salacak sahiline donusumuz, daha gun batmiyordu ama, yine bizi buyuleyen güzellikle karsilasmanizi istedim.. Bu 4. gidisimdi, her defasi ayri bir güzeldi, ama bu sefer yakinlarinda çalisma oldugu icin (sanirim marmaray icin) goruntusu insani bozuyordu, ustelik agustos ortasinda o aralar hava felaket sicakti ya, 40 derecenin ustunde.. buna ragmen, 5. katina çikip, gelen geçene aldiris etmeden o balkona oturup, Bogaz'a karsi biskuvi yemek çok zevkliydi :) Fransizca konusan bir ufaklik gecti daha sonra yanimizdan, yüzüklü saatime gözünü dikti, gunes isiginda parildadigi icin mi artik, ya da buyuk oldugundan sanirim, onunla oynamak istemisti, cok tatliydi ya.. cok seker :) neyse..


geri kalan resimler icin ---> ALBUM

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder